Sex Hikayeleri

2 sene önce - Admin Ekledi - 1412 Kez Okundu

Abimin Telefonunda Türbanlı Yengemin Çıplak Resimleri – Porno Hikaye

Abimin Telefonunda Türbanlı Yengemin Çıplak Resimleri – Porno Hikaye

Slm. Ben Fransa’dan katılıyorum. Adım Yavuz, 18 yaşındayım. Ailemle Lille’de kalıyorum. Abimle yengem de bizimle aynı apartmanda, fakat bir alt katımızda oturuyorlar. Aslen Konya’lıyız. Abim yengemle Konya’da evlenip Fransa’ya getirdi. Yengem başını örtse ve Türban giyinse de çok sexy bir kadın. En azından ben öyle buluyorum. Yengemi daha hiç başı, göğsü açık görmedim. Evde bile, ya Türbanla, yada başörtüsü ve uzun etekle gezer. Yengem beyaz tenli, elma yanaklı ve etli dudakları olan, fazla da şişman sayılmayan, fakat uzun boylu ve uzun bacaklı, giydiği uzun eteğe rağmen, hatları belli olan, dolgun yuvarlak kalçalı bir fiziği var. Annem babam dahil, tüm akrabalarımıza saygıda kusur etmez, kendi halinde, sessiz bir kadındır yengem. Yani tam bir kapalı kutu!

Acaba abimle yengemin seks hayatları nasıldır diye de düşünmekten edemiyordum. Yengem kapalı giyindiği için (ayak bileğini dahi görmedim), yengemin vücudunu çok merak ediyordum. Zamanla bu merakım bir tutkuya dönüştü, yengemin en ufacık hareketini dikkatlice gözlemlemeye başladım. Bir keresinde yengem mutfakta dolabın üst gözüne tencere koyarken, yetişemediği için yukarıya uzandı. İşte o esnada bluzu atletiyle birlikte arkadan 3-4 cm yukarı toplandı, beli açıldı. O anda sikimin birden sertleştiğini ve taş gibi olduğunu hissettim. Yengem farketmeden hemen tuvalete gittim ve 31 çekerek indirdim sikimi. Bu olaydan sonra artık yengeme başka gözle bakmaya ve geceleri yengemi hayal ederek 31 çekmeye başladım. Yengem artık aklımdan çıkmıyordu birtürlü. Yengemi sikmeyi bırakın, çıplak görmek için neler vermezdim!

Abim işi gereği, mal almaya sık sık San-Quentin’e giderdi. Yine bir akşam yemekten sonra aşağı abimlere indim, TV seyretmek için. Yukarda bizimkiler Türk kanallarını seyrederler sürekli. Zili çaldığımda, yengem elinde bulaşık eldiveniyle açtı kapıyı, “Geç otur, bulaşık yıkıyorum, Abin de şimdi banyoya girdi, San-Quentin’e gidecekmiş. Bulaşıklar bitsin çay yapacam.” dedi. Geçtim salona TV’yi açtım, MTV seyrediyorum. Tanımadığım bir şarkıcının hayatını anlatan belgesel vardı, sıkıldım, kanalları sırayla gezdim, fakat seyredecek birşey bulamadım, yine MTV’ye getirdim. Baktım masada abimin Cep telefonu duruyor. Herhalde yeni almış olmalıydı, kaliteli birşeye benziyordu. Merak ettim incelemeye başladım. İlk defa ekrana dokunmalı bir telefonu yakından inceliyordum. Menünün orasını, burasını kurcalarken, ‘İmages’ diye bir dosyaya çıktı. Merak ya bu, açtım dosyayı…

Bir sürü ‘İmage’ uzantılı veriler vardı, sonu gelmeyecek gibi. Birinci ‘İmage’ yazanı açtım, yengemin resmi! Hemde saçları açık! Acaba yengemin başka resimleri varmı diye devam ettim, ikinci ve üçüncü ‘İmage’ı açtım, onlarda yengemin resimleri. Galiba resimlerin hepsi yengeme aitti. Şeytan dürttü, diğer resimlere bakmadan hepsini Bluetooth’la benim telefona gönderdim. Abimin telefonunu tekrar aldığım gibi masaya bıraktım. Okadar çoktu ki resimler, baya uzun sürmüştü. En son resim gönderildikten 3-4 dakika sonra yengem bulaşığı bitirmiş, elinde çay tepsisi ile geldi. Az sonra da abim banyodan çıktı. Çaylarımızı içtikten sonra ben ayakladım. Abim, “Otur daha erken.” dedi. “Bilgisayarda işim var, gideyim.” dedim. “İyi sen bilirsin, git.” dedi. Beni kapıya uğurlarken, “Yarın San-Quentin’e gidiyorum, yengene göz kulak ol! Hatta işin yoksa yarın burda kal.” dedi. “Tamam!” dedim ve yukarı çıktım.

Eve girdiğimde heyecandan ölecektim, bir an önce yengemin resimlerine bakmak istiyordum. Bizimkilere, “Ben yatıyorum!” diyerek odama girdim ve kapıyı kilitledim, Bilgisayarı açtım ve telefonumdaki resimleri yükledim. Yükleme bittikten sonra mosaik görünümüne tıkladım, resimlerin hepsi Pul Format’ında açılmaya başladı. Aman Tanrım! O da ne öyle ?!? Gördüklerime inanamadım! Bütün resimler yengemin resimleriydi ve sadece başı açık değil, resimlerin numarları yükseldikçe yengemin de her tarafı açılıyordu! Şok olmuştum! Fakat aynı zamanda çok büyük bir sevinç ve heyecan da hissediyordum. Körün istediği bir göz, Tanrı vermiş iki göz! Heyecandan ne yapacağımı bilmiyordum. Resimlere sırayla ve sindire sindire bakmaya karar verdim…

Meğer benim o kapalı diye bildiğim yengem neymiş öyle be! Yengem her resimde daha da açılıyor, aynı iççamaşırı tanıtımı yapan Fotomodeller gibi, değişik değişik renk ve modelde külotlarla sütyenlerle, sexy sexy pozlar veriyordu! Sikim nasıl kalktı, aynı taş gibi oldu. Az sonra yengemin Tanga külot ile yatakta arkasını dönmüş, domalarak poz verdiği resmi görünce, daha elimi sikime dokunmadan donuma boşaldım. Hem de az buz da değil, en az bir avuç! Böyle birşey ilk defa başıma geliyor. Spermlerim ta kot pantolonumdan dışarı çıkmaya çalışıyordu. Bu kadar çok tahrik olup boşalacağımı bilseydim, pantolonumu ve külodumu çıkarır, kağıt mendile veya peçeteye boşalırdım. Külodum ve pantolonumun önü berbat olmuştu. Hemen soyundum, spermlerden sıyırabildiğimi peçeteye toplayıp çöpe attım. Pantolonu ve külodu kuruması içim kaloriferin üzerine bıraktım. Yeni bir külotla eşofman altı giydim…

Yengemin resimlerine bakmaya devam ettikçe, şaşkınlığım da sikim gibi büyüyerek artıyordu. Yengemin iççamaşırlı resimleri bitmiş, sadece külotla ve göğüsleri açık olan resimleri başlamıştı. Yengemin pozlarını gördükçe kafayı yiyordum. Bir resimde yengem çıplak göğüslerini iki eline almış, birleştirmiş, öne eğilmişti. Bir diğerinde aynı pørnø filimlerdeki karılar gibi, sertleşmiş göğüs uçlarını parmakları arasına almış, bir başka resimde ise göğüs uçlarını yalıyordu! Artık sikim donuma sığmaz oldu. Ne olur ne olmaz diye Bilgisayarın yanına bir tomar kağıt peçete koydum, ve eşofmanımla külodumu dizime kadar sıyırdım, sikimi elime aldım öyle bakıyorum yengemin resimlerine. Vay anasına be! Yengem neymiş öyle! Çıldırdım resmen ya! Kudurdum iyice!

Sikimi sıvazlaya sıvazlaya yengemin resimlerine bakmaya devam ettim. Sıra yengemin külotsuz resimlerine gelmişti. Yengemin amı traşlıydı, bunu beklerdim yengemden, fakat tam ortasına, ‘Brezilya usulu am traşı’ dedikleri modelden, uzun ince bir şerit şeklinde bir tutam kıl bırakmıştı. Şok üstüne şoka giriyordum. Meğer herkesin sessiz sedasız diye bildiği yengem, ne yerebakan, yürek yakanmış öyle. Sıra yakın çekim amcık resimlerine geldiğinde, ben bir tutam peçete almak zorunda kaldım. Yengem amının dudaklarını iki parmağıyla sağa sola ayırmış, taa amının pembe içlerine kadar, amının delğine kadar görünüyordu! Ne yalanırdı, ne sikilirdi ama! Elimde olmadan yeniden boşaldım!

Bu herhalde yengemin en aşırı resmi diye düşünürken, sonraki resimlerde yanıldığımı anladım. İyi ki de yanılmışım! Yengemin sonraki resimleri ise yatakta domalmış bir pozda, iki eliyle götünün yanaklarını ayırır şekildeydi. Yengemin göt deliği krater ağzı gibi açılmış, büzüğünün tüm datayına kadar belli oluyordu. Az önce boşalmama rağmen sikimin yeniden sertleşmeye başladığını hissediyordum. Sonraki resimlerde yengem amına ve götüne değişik değişik cisimler sokmuştu. Birinde amına Tarağın sapını sokmuş, birinde Deodorant kutusu. Götüne ise sırayla, Dolmakalem’den tutun da, Mum, Tornavida’nın sapı, Şarap şişesine kadar, evde ne bulunursa sokmuştu…

Bir sonraki seriyi görünce daha çok şaşırdım, yengem abimin sikini yalarken çekilmişti. Şaşırdığım şey yengemin ağzına almasından çok, abimin küçücük sikiydi! Bir yandan hayret ederek resimlere bakmaya devam ettim. Yengem abimin sikini tümden ağzına alıyordu. Birkaç resim sonra ise, abim yengemin ağzına yüzüne boşalmış, yengemin gözlerine saçlarına kadar abimin spermleri bulaşmıştı.

En son resimlere baktığımda ise, yastıkların kılıfından ve çarşafın renginden anladığım kadarıyla, abim başka bir gün çekmişti son resimleri. Bunları, abim yengemi domaltmış götünden sikerken çekmişti. En son resim ise abimin spermleri yengemin götünden dışarı süzülürken idi. Bu son resme bakarken öyle bir boşalmışım ki, spermlerim taa Bilgisayarın Klavyesine ve Monitörüne fışkırmıştı!

Peçeteyle hertarafı silip temizledikten sonra, yengemin çıplak resimlerine en baştan, içime sindire sindire, defalarca kez daha baktım, gecenin saat üçüne kadar! Gözlerim iyice kızarıp acımaya başlayınca yatmaya karar verdim. Ama hemen uyuyamadım. Gözlerimi kapadığımda yengemi nasıl sikerim düşüncesi beni bir iki saat daha uyutmadı. Henüz nasıl yapacağımı bilmiyorum, ama mutlaka bir yolunu bulup, eninde sonunda yengemi sikeceğim! Bu konuda çok kararlıyım!

Hoşçakalın ve yengemi sikebilmem için bana şans dileyin arkadaşlar!