Sex Hikayeleri

2 sene önce - Admin Ekledi - 1182 Kez Okundu

Tırtıklı Prezervatif Olmadan Orgazm Olamıyordum

Tırtıklı Prezervatif Olmadan Orgazm Olamıyordum

Merhaba, ben Meltem. 41 yaşında, 1.66 boyunda, kalçaları ve göğüsleri dolgun bir kadınım. Ehh, balık etliyim de biraz. Evliyim ve 2 çocuğum var. Özel bir dershanede öğretmenim. Öğretmen olmamdan dolayı bakımıma özen gösterir, oturuşuma kalkışıma dikkat ederim. Kocamla, işlerimizin yoğunluğundan ve çocuklardan dolayı sex hayatımız 3-4 ay sekteye uğramıştı. Baharın gelmesiyle bende hormonlar tavan yapmış ve kocamla sevişmek için uygun anı bekliyordum…

Akşamları saat 17:00 gibi eve geliyordum. Apartmanın önünden geçerken, giriş katta oturan komşum Aysel’lerin salon penceresi hep açık olurdu, ama içeri pek dikkat etmezdim. Aysel ve kocası da, benim kocam gibi işten saat 20:00 gibi gelirlerdi. Üniversiteye giden kızlarıyla da pek karşılaşmazdım. Ama arada sırada, üniversiteye hazırlanan oğulları Can ile karşılaşır, ayaküstü sohbet eder, ona çözmesi için Matematik ve Geometri soruları verirdim. Birgün yine pencerenin önünden geçerken, içerden bir kadının inleme seslerini duydum. Doğal olarak dikkatimi çekmişti. Göz ucuyla aralık olan tülden içeri baktığımda ise şok oldum. Dev ekranda pørnø açıktı, ama kimin seyrettiğini göremedim. Tabii hemen yoluma devam ettim. Ama ondan sonraki günler, hergün pencerenin önünden geçerken dikkat kesiliyordum. Ve her seferinde ekranda pørnø görüyor ve inleyen kadın sesleri duyuyordum.

Arka arkaya 2 hafta boyunca, hergün ekranda pørnø görünce dayanamadım ve evin zilini çaldım. Biraz bekledim, ama kapı açılmadı. Tekrar pencerenin önüne gittim ve aralık olan tülü biraz kenara çektim. Ama gördüğüm şey karşısında hayrete düştüm. Can pür dikkat ekrandaki pørnøya odaklanmış, belden aşağısı çıplak, 31 çekiyordu. Tanrım, nekadar kalın bir yaraktı o öyle! Ben her gün pørnø izleyeni Can’ın ablası olarak düşünmüş ve biraz daha dikkatli olması için onu uyarmak amacıyla zile basmıştım. pørnø seyredenin Can olacağını hiç tahmin edememiştim. Çünkü Can, çok sessiz sakin bir çocuk gibi görünürdü, ama meğerse hergün 31 çekecek kadar azgınmış. Hele o kalın yarağı yok mu, gözümü alamıyordum yarağından! Şoku atlattım ve tekrar kapılarına gittim, zile bastım. Kapı yine açılmadı. Zaten açılsa ne diyecektim ki? Tam vazgeçip, kendi daireme doğru çıkmaya niyetlenmiştim ki, Can soluk soluğa kapıyı açtı ve “Kusura bakma Meltem abla, kendimi ders çalışmaya öyle bir kaptırmışım ki, zili geç duydum! Çözemediğim 4-5 soru vardı da…” dedi.

İçimden (Seni fırlama seni, demek ders çalışıyordun! Ulan pørnø seyredip 31 çekmenin adı şimdi ders çalışmak mı oldu? Ben sana ders çalışmayı göstermezmiyim!) diye geçirerek, hemen muhabbete girdim, “Can, eğer yarın işin yoksa saat 17:00 gibi bana gel de, anlamadığın konularda yardımcı olayım!” dedim. Can da kabul etti. Aklımdan geçen şey, hergün pørnø seyredip 31 çeken bu yeni yetmenin ateşini kendi ateşimle söndürmek idi. Vedalaşıp, eve çıktım. Can’ı o halde görünce amım sulanmıştı, ama amımla oynamadım, ki bütün ateşim yarın Can’a kalsın diye. Hemen annemi aradım ve yarın çocukları okuldan almasını ve kendi evine götürmesini, benim dershanede toplantım olduğunu söyledim. Annem de seve seve kabul etti…

Büyük gün gelmişti. Kaç aylık yarak açlığımı, hergün 31 çekip boşalan, ama hiç am görmemiş tazecik ve kalın bir yarakla dindirecektim. Bu arada, Can 17 yaşında, 1.80 boylarında, biraz tipsiz bir gençti. Hani sokakta göresiniz yüzüne bakmayacağınız, silik tiplerden biri. Kendimi ona siktirmek istememdeki tek önemli etken o kalın yarağı idi. 2 çocuk doğurduktan sonra amım epeyce genişlemiş ve kocamın da ortalama kalınlıktaki yarrağına rağmen, tırtıklı prezervatif olmadan orgazm olamıyordum. Yani prezervatifi korunma amaçlı kullanmıyorduk. Her neyse, o gün son dersimin boş olmasını fırsat bilip dershaneden erken çıktım. Eve gidip, hızlıca duş aldım ve amımın etrafındaki kılları düzgünce temizledim. Saat 17:00’ye yaklaşınca, sanki dershaneden gelmişim gibi hazırlandım (tabii 1-2 noktada daha süslüydüm). Çok geçmeden Can da kitaplarını alıp geldi. İlk başta çözemediği 4-5 soruyu anlattım. Sonra da, “Can, seninle ciddi bir şey konuşmam lazım!” dedim. Can biraz şaşkınca, “Noldu Meltem abla?” dedi. “Bırak şimdi ablayı, en az 2 haftadır her gün pørnø izliyorsun ve eminim hergün de 31 çekiyorsundur!” dedim. Can’ın yüzü kıpkırmızı oldu, birşey diyemedi.

“Şimdi ben senin ateşini alacağım, gel benle!” dedim ve yatak odasına doğru yürüdüm. Can peşimden geldi. Yatak odasına girince kapıyı kapattım ve “Okadar pørnø seyrediyorsun, neler öğrendin o filimlerden, hadi göster bakayım!” dedim. Can iki kolumdan da sıkıca tuttu ve hafif eğilip dudaklarıma yapıştı. Dudaklarımı çok büyük bir tutkuyla öpüyordu. Başından hafifçe tutup biraz aşağı bastırdım ve boynumu öpmeye başladı. Müthiş bir his yaşatıyordu bana. Kıtlıktan çıkmış gibi boynumu öpüyor, elleri belimde, popomda ve memelerimde öyle bir dolaşıyordu ki, bütün bir gün böyle durabilirdik. Bacağımı hafifçe bacağına doladım ve daracık kumaş pantolunumdan, onun kotunun içinde kalkmış sikini hissetmeye başladım. Beni sertçe yatağa attı ve bir çırpıda soyundu. Yakından görünce, gerçekten çok kalın bir yarrağı vardı. Yanıma uzandı ve boynumu yine deli gibi öpmeye devam ederken, elleriyle de kocam memelerimi üstümdeki bluz ve sütyenden çıkarmayı deniyordu. Uğraşmasına dayanamadım, bir anlığına hafifçe doğruldum ve bluzumu çıkarıp attı. Omuzlarımı hayvanca öperek, sütyenin askılarını koluma sıyırdı ve bir beden küçük sütyenimden taşan memelerimi yalamaya başladı…

Sonra sütyenimin kopçalarını çözmeyi denedi, ama beceremedi. “Bırak ben çözeyim istersen?” dediysem de, kendisi çözmek için uğraşmaya devam etti. Yine beceremeyince, birden sütyenimi ortadan yırttı ve memelerimi özgürlüğüne kavuşturdu. Çıplak memelerimi görünce iyice azıp, kafasını memelerime gömdü. Sanki kafasını ordan hiç çıkartmayacak gibiydi. Memelerime gömülmüşşken pantolonumu çıkardı ve aşağıya kayarak, bacaklarımı öpmeye başladı. Sonunda külodumu da çıkardı. Amımı görünceye kadar hiç konuşmamıştı, sadece o hırçın öpme ve yalama sesleri ve tabii ki benim inleme seslerim vardı. Amımı gördüğünde, “Çok güzelsin Meltem abla!” deyip, amıma yumuldu ve yalamaya başladı. Hayatımda ilk defa birisi bana oral sex yapıyordu. Elleriyle de memelerimi hamur gibi yoğuruyor, iyice sulanan amımı köpek gibi yalıyordu. Boşalmamıştım, ama mahvolmuştum…

Galiba dili yoruldu ki, yalamayı bıraktı ve yüzüme bakarak, “Hazır mısın?” dedi. Kafamı salladım. Doğruldu ve bacaklarımın arasında yerini aldı. Yarrağını amıma geçirmeye hazırlanırken, bacağımı karnıma kadar çektim ve yavaş girmesini söyledim. Ama o köklemeye çalıştı. Bacağımla hızını kesmeme rağmen, bütün yarrağını amıma sokmaya çalışıyordu. “Dur artık, yırtacaksın!” diye bağırınca durdu ve yavaş yavaş git gel yapmaya başladı. Amımı sikerken bile memelerimle, omzumla ve boynumla oynuyordu. 2-3 dakika sonra kas katı kesildi ve iyice yüklenmeye başladı. Yüklenirken de, beni omuzlarımdan tuttu ve kendine çekmeye başladı. Amımın iç duvarları açıyordu ve “Çık içimden!” diye bağırıyordum. Bir anda böğürerek içime boşalmaya başladı. Okadar tazyikliydi ki, boşalırken siki içimde oynuyordu. Boşalması bitince üstüme yığıldı, kaldı. Zor bela üstümden itip, bağırmaya başladım, “Hayvan, niye içime boşalıyorsun!” diye. Biraz kendine geldiğinde, özür diledi ve ensemden tutup öpmeye çalıştı. Onu sertçe itip, çekmecemden ertesi gün hapı aradım ve koca kutunun içinde 1 tane hap bulunca rahatladım. Hemen banyoya gittim, hapı yutup, amımın içine su tuttum. Sonra da bir duş alıp, çıktım.

Can’ı gitti sanıyordum. Ama o halen yatakta yatıyordu. Ve bu arada tekrar kaldırdığı sikini sıvazlıyordu. Biraz sertçe, “Sen daha gitmedin mi?” dedim. Can ise sikini kökünden tutup sallayarak, “Bak seni istiyor Meltem abla!” deyince, “Artık istemiyorum, çok erken boşaldın, hem de o kadar söylememe rağmen içime boşaldın!” diye azarladım. Ama o yine özür diledi ve yataktan kalkıp, önce saçımdaki havluyu, sonra bornozumu çıkarttı. Boynumu, memelerimi öpüp yalamaya başlayınca, ben yelkenleri suya indirdim, “İyi, hadi birdaha yapalım!” dedim. Ve busefer herşeyi benim istediğim gibi yaparak sikti beni. Üstelik busefer yarım saate yakın sikti ve beni 2 kez orgazm etti. Amımdan çıkıp, üstümden kalktığında, ben de onu 31 çektirip boşaltmayı düşünerek doğruldum. Ama, “Hadi domal, arkadan yapacağım!” dedi. Şaşırmıştım, “Nasıl arkadan?” diye sordum. “Bildiğin arkadan, götten yani!” dedi. Ogüne kadar hiç götten vermemiştim, ama çokta merak ediyordum, çünkü götten yaptıran arkadaşlarım ballandıra ballandıra anlatıyorlardı. Bir anda kendimi Can’ın önünde domalmış buldum. Gardrobun aynasından birbirimizi süzdük. Çok gerilmiştim. Can biraz daha sarkmış memelerimle oynadı. Sonra biraz götümü yaladı ve öptü. Sonra da yarağının başını göt deliğime dayadı ve bastırmaya başladı…

Yavaş yavaş, sadece yarağının başını sokup çıkararak göt deliğimi genişletmeye çalışıyordu. Ama 41 yaşıma kadar hiç sikilmemiş götüm çok acıyordu. “Çok acıyor, yapma!” dedim, ama Can, “Ben halledecem!” deyip, hepsini bir anda kökledi. Okadar çok canım yandı ki, resmen gözümden yaşlar geldi. Ama bu dakikadan sonra yapacak birşey yoktu, mecburen katlandım. Can 15-20 dakika kadar da götümü sikti. Beraber duş aldıktan sonra ve Can’ı uğurladım. Ne yalan söyleyim, ilk başta çok acısa da, götten sikilmek de güzel oluyormuş. İlk sikişmemizde erken boşalan ve döllerini içime akıtan Can’ı çoktan affetmiştim!